KARİYERAVUKATA SORİLETİŞİM
  • Anasayfa
  • Faaliyet Alanları
  • Makaleler
  • Yargıtay Kararları
  • Vekaletname
  • İletişim
  • Avukata Sor
Responsive image
Ara
KARİYERAVUKATA SORİLETİŞİM
  • Anasayfa
  • Faaliyet Alanları
  • Makaleler
  • Yargıtay Kararları
  • Vekaletname
  • İletişim
  • Avukata Sor
Responsive image
Ara

ESTETİK AMELİYATLARDAN KAYNAKLANAN HUKUKİ SORUMLULUK

Boşanma Davası Nedir

Estetik cerrahî, özellikle son yıllarda ülkemizde büyük ilerleme kaydetmiş ve estetik 

ameliyat olanların sayısı gözle görülür oranda artmıştır. Modern hayat ile beraber ilerleyen 

toplum, bilindik tıbbi müdahale kavramını da geliştirmiş; kişilerin bedensel, fiziksel veya 

psikolojik bir rahatsızlığını, noksanlığını teşhis ve tedavi etmek ayrıca tedavinin mümkün 

olmadığı durumlarda rahatsızlığı hafifletmek, acıları dindirmek kapsamına estetik 

müdahaleleri de eklemiştir. Bu sebeple tıp hukuku kapsamında, estetik cerrahinin yeri, 

kapsamı ve hukuki niteliğinin incelenmesi gerekliliği de bu oranda artmıştır. 

Estetik Müdahalenin Tanımı ve Amaçları: 

Estetik müdahaleler; kişilerin doğuştan veya sonradan meydana gelen nedenlerle, 

fiziksel görünümlerinde anatomik yapı ve beğeniye uygun olarak yapılan değişikliklerdir.1 Bu 

tanımı ile Plastik, rekonstrüktif cerrahinin yalnızca bir bölümünü oluşturur. Estetik 

müdahalelerin amaçları tedavi ve güzelleştirme olmak üzere iki tür üzerinde şekillenir. Tedavi 

amaçlı estetik müdahalelerin de; fiziki tedavi ve ruhsal tedavi amacı olarak ikiye ayrılarak 

incelenmesi gerektiğini ifade etmek gerekir. Keza birçok estetik müdahalenin gerekliliği, 

kişinin zihninde başlayabilmekte ve bu gereklilik giderilmezse ruhsal bozukluğa 

dönüşebilmektedir. 

Fiziki bir rahatsızlığı gidermek amacıyla yapılan estetik müdahalelere doğuştan gelen 

bir rahatsızlık olan ve tavşan dudak olarak adlandırılan rahatsızlığın düzeltilmesi, kaza sonucu 

oluşan yanık veya yara izlerinin kapatılması örnek olarak verilebilir. Tedavi amacının ön 

planda olduğu bu tür müdahaleler diğer tıbbi müdahalelerin tabi olduğu hukuksal rejime tabi 

olacaktır.2

Ruhsal tedavi amacıyla yapılan estetik müdahaleler ise; bazı hastalarda narsistik, 

histrionik kişilik bozukluğu, vücut dismorfik bozukluğu gibi bazı psikiyatrik durumlar 

görülebileceği gibi aynaya bakınca kendini daha iyi hissetme isteği gereği de vücudunda 

mevcut olanı iyileştirmeye yönelik tetiklemelerde görülebilir. Ruhsal tedavi amacı kişinin içsel 

ve zihinsel dürtüsünün verdiği rahatsızlıkla beraber fiziksel görüntüsü de değişeceği için 

estetik müdahalenin çifte etki yarattığı söylenebilir. 

Salt güzelleşme amaçlı yapılan estetik müdahaleler ise sosyal yaşam gereği olabileceği 

gibi, kişinin mesleki ekonomik faaliyeti kapsamında da gerekli görülebilir. Tedavi amacı 

taşımayan tıbbi müdahaleler diğer koşullarla beraber ahlaka uygunluk ölçütünü de 

sağlayarak hukuka uygun olmalıdır. Dolaylı da olsa tedavi amacı taşımayan, estetik 

müdahaleler ilgilinin hayatı ve sağlığı bakımından tıbben bir sakınca bulunmadığı ve riskin 

 

1 GÖKCAN, “Etik ve Hukuk İlişkisi Bağlamında Estetik Tıbbi Müdahaleler ve Cezai Sorumluluk”, s.120

2 HAKERİ, Tıp Hukuku, s.567.estetik girişimi gereksiz kılacak derecede büyük olmadığı durumlarda hukuka uygun olarak 

kabul edilecektir.3

 

Estetik Müdahalenin Tıp Hukukunda Yeri:

Türk hukukunda tıp hukukunun temelini oluşturan Anayasa 17/1 ve 17/2 maddelerine 

göre, “Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. 

Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; 

rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tâbi tutulamaz.” Bu madde ile koruma altına alınan 

kişinin maddi ve manevi varlığı ve vücut bütünlüğüdür. Estetik müdahalelerinde öncelikle 

Anayasa madde 17 kapsamında değerlendirilmesi ve bu kapsama uyması gerekir. 

Tıbbi müdahale; sağlık çalışanı tarafından; hastalıkların teşhisi, tedavisi, hastalığı 

hafifletme, ilerlemesini durdurma, acıları dindirme ve hastalıklardan koruma amaçlarıyla 

yapılan her türlü faaliyet olarak tanımlanmaktadır4

. Hasta Hakları Yönetmeliği madde 4’te 

ise tıbbi müdahale; “Tıp mesleğini icraya yetkili kişiler tarafından uygulanan; sağlığı koruma 

ve hastalıkların teşhis ve tedavisi için ilgili meslekî yükümlülükler ve standartlara uygun 

olarak tıbbın sınırları içinde gerçekleştirilen fizikî ve ruhî girişim” şeklinde tanımlanmıştır. 

Biyotıp Araştırmalarına İlişkin İnsan Hakları ve Biyotip Sözleşmesine Ek Protokol m. 2 f. 3’te 

de müdahale kavramının hem fiziksel hem de psikolojik anlamda gerçekleştirilebileceğini 

kabul edilmiştir. Estetik ameliyatlarda “dolaylı tedavi amacı”nın (psikolojik sağlığın korunması 

ve kazandırılması) bulunduğundan hareketle, estetik ameliyatlarının tıbbî müdahale

kapsamında değerlendirildiği böylelikle açığa kavuşmuştur. 

Estetik Cerrahının Tıp Hukukunda Sorumluluğu:

Estetik cerrahın yükümlülüğü tıbbi müdahalede kişinin dış görüntüsünde ve isteği 

doğrultusunda değişim yarattığı için, göstereceği dikkat ve özen diğer tıp alanlarında 

mesleğini icra eden cerrahlara göre daha geniştir. 

Hukukumuzda ne hekimin, ne de estetik cerrahın sorumluluğuna ilişkin özel bir 

düzenleme bulunmakla birlikte estetik cerrahların sorumluluğunda ortaya çıkan hukukî 

uyuşmazlıklar da, Borçlar Hukukunun genel nitelikteki hükümleriyle çözümlenmeye 

çalışılmaktadır. Hekim ile hasta arasında önceden kurulmuş geçerli bir sözleşme 

bulunuyorsa, sorumluluk için bu sözleşmeye ilişkin kanunî düzenlemeler (ve Borçlar 

Kanununun 96 ve devamı maddeleri); böyle bir sözleşmesel ilişki bulunmaması durumunda 

ise, haksız fiile ilişkin 41 ve devamı maddeleri uygulama alanı bulur. Bu hükümlere göre 

sorumluluğun kurucu unsuru kusur olduğundan, hekimin tıbbî faaliyetler sonucu oluşan 

zarardan ancak kusurlu bulunması durumunda sorumluluğu doğar. Sözleşmeden ve haksız 

 

3 GÖKCAN, “Etik ve Hukuk İlişkisi Bağlamında Estetik Tıbbi Müdahaleler ve Cezai Sorumluluk”, s.122; 

ARINCI/USTA, s.86; ERMAN, s.203.

4 , “Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi: İnsan 

Hakları ve Biyotıp Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun”fiilden kaynaklanan sorumluluk yanında, estetik cerrahın vekâletsiz iş görmeden ve culpa in 

contrahendo’dan kaynaklanan sorumluluğu da söz konusu olabilir.5

Estetik Cerrah ile Hasta Arasındaki Sözleşmenin Niteliği

a)Vekâlet Sözleşmesi:

Hekim ile hasta arasındaki sözleşmenin hukuki niteliği gerek doktrine göre gerekse 

Yargıtay kararlarına göre vekalet sözleşmesi kapsamındadır. Yargıtay bir kararında ''..Mesleki 

bir iş gören; doktor olan vekilin ona güvenen müvekkilin titiz bir ihtimam ve dikkat 

göstermesini beklemekte haklıdır. Titiz bir özeni göstermeyen vekil, vekaleti gereği gibi ifa 

etmemiş sayılır. Doktorlar hastalarının zarar görmemesi için yalnız mesleki değil, genel hayat 

tecrübelerine göre herkese yüklenebilecek dikkat ve özeni göstermelidir.'' 6 diyerek hekim ile 

hasta arasındaki sözleşmeyi vekalet sözleşmesi kapsamında değerlendirmiştir. 

b)Eser Sözleşmesi: 

TBK m. 470’e göre “eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, 

işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir”. Estetik 

operasyon, kişinin vücut bütünlüğüne yönelik estetik amaçlı cerrahi bir müdahaleyi ifade 

ettiğinden estetik operasyonu konu edinen bir sözleşme, Yargıtay’ca eser sözleşmesi olarak 

nitelendirilmektedir. Doktrinde Belgesay, Akıncı, Sarıal ve Erman da hekimin belirli bir sonucu 

ve tedaviyi taahhüt ederek eser sözleşmesi yapabileceğini, estetik ameliyatlarda da hekimin 

sonucu taahhüt ettiğini belirterek, estetik ameliyatların eser sözleşmesine konu 

oluşturabileceğini ifade etmektedir7. Ancak eğer belirli bir operasyon sonucunun 

gerçekleşeceği de taahhüt ediliyorsa, sonuca ilişkin bağımsız garanti taahhüdüyle birlikte 

vekâlet sözleşmesi düşünülmelidir.

Yargıtay’ın eser kavramına ilişkin yaklaşımı, esas itibarıyla isabetli olmakla birlikte, 

estetik operasyonu konu edinen sözleşmeyi eser sözleşmesi olarak nitelendiren yaklaşımı 

üzerinde durmak gerekir. Şöyle ki Yargıtay’ın konu ile ilgili kararlarında birkaç yön dikkati 

çekmektedir: İlk olarak Yargıtay’ın, estetik amaca vurgu yapan kararları olsa da, estetik 

operasyonları kategorize etmediği, bu bağlamda bazı estetik operasyonların tedavi amaçlı 

olarak kabul edilip edilmeyeceği meselesini tartışmadığı gözlemlenmektedir8

. 

Yargıtay, bir kararında operasyonla tedavi değil, güzelleşme amaçlandığından taraflar 

arasındaki ilişkinin hizmet ilişkisi değil, eser sözleşmesi ilişkisi olduğunu kabul ederken, tedavi 

amaçlanması halinde neden hizmet ilişkisinin söz konusu olması gerektiği tartışılmamıştır:

 

5 Zarife: Özel Hukukta Hekimin Sorumluluğu, Ankara 1998, s.6;

6 Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 1994/8557 E. 1994/2138 K. 04.03.1994 Tarihli Kararı

7 Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk- Yrd. Doç. Dr. Hasan PETEK 8 Bkz. mesela Y. 3. HD. E. 2015/7414, K. 2016/4865, 30.03.2016 (Legalbank). Farklı bir değerlendirme için bkz. 

Arıncı/Usta, s. 88Y. 15. HD. E. 2017/2286, K. 2017/3847; kararında bir hasta ile onu tedavi eden doktor 

arasındaki ilişkinin, vekâlet sözleşmesinin konusunu oluşturduğunu, bir cerrahın tedavi değil 

de, güzellik amacıyla insan vücudu üzerindeki tıbbi müdahalesinin ise eser sözleşmesinin 

konusunu oluşturduğunu ifade etmiştir

Örnek Olay Olarak Boy Uzatma Ameliyatı Kapsamında İnceleme: 

Boy uzatma ameliyatları bacak uzunluğunu restore etmek veya artırmak amacıyla 

yapılan cerrahi işlemlerdir. Sağlık sorunlarına bağlı kısalıklarda uygulanabildiği gibi estetik 

amaçlı uzatmalar da yapılabilir.

Günümüzde boy uzatma cerrahisinde; çivi üzerinden uzatma (Lengthening over nailLON) ve otomatik çiviler yardımıyla uzatma yöntemleri olan modern cerrahi teknikler de 

uygulanmaktadır. Bu yöntemler ile 7-8 cm’e kadar uzatma planlanıyorsa tek kemikten ( tibia 

veya femur ), daha fazla uzatma planlanıyorsa her iki kemikten birden uzatma yapılır. Kemik 

cerrahi olarak kesilir ve internal (motorize çivi/LON), eksternal (external fiksatörler/ilizarov) 

veya kombine tip implantlar kullanılarak oluşturulan boşluk her gün 1 mm. açılacak şekilde 

planlanır. Bu ameliyatta hariçten kemik parçaları kullanılmaz. Kemik doku harici damar, sinir, 

kas gibi dokulara müdahale edilmez. Bunlar süreç içinde uzamaya adapte olurlar.9

Boy uzatma ameliyatı ise estetik amacıyla da yapılabileceği için bu durumda hem 

hastaya hem ailesine ayrıntılı bilginin verilmesi gerektiği, uzatma öncesi ve tedavi sürecinde 

psikolojik destek alınması gerektiği hekimler tarafından önerilmektedir. Bu bakımdan tedavi 

sürecinde ve sonrasında karşılaşılabilecek olası sonuçların detaylı izahı, diğer estetik 

cerrahilerine göre daha fazla önem arz etmektedir. Yüz germe estetiği, burun düzeltme veya 

botoks gibi ameliyatların yanında boy uzatma ameliyatının riskleri açıkça tartışılmalı ve 

Aydınlatılmış Onamın bu kapsamda, özelleştirilerek oluşturulması gerekmektedir. 

Boy uzatma ameliyatının tıbbi literatürde iyileşme süreci 6-8 ay arası kapsamında 

değerlendirildiği için diğer estetik cerrahilerine göre sürecin uzunluğu, hekimin takip ve

sorumluluğunu ön plana çıkarmaktadır. O halde aydınlatılmış onam başta olmak üzere, 

muayene ve tedavinin planlanması kapsamına ameliyat sonrası takip süreci de eklenmelidir. 

Keza, uygulamaya ve şikayetlere bakıldığı zaman sonuç odaklı boy uzatma ameliyatından 

kaynaklanan sorunların ameliyat sonrası düzenli fizik tedavi süreci ile beraber, takip 

sürecinden kaynaklı olduğu anlaşılmaktadır. 

Bu sebeple ameliyat süreci ile beraber ameliyat sonrası sürecin, takip ve muayene ile 

beraber değerlendirilerek; hekim ve hasta arasındaki sözleşme türü belirlenmelidir. Örnek 

olayda, daha uzun görünmek maksadıyla estetik cerrahi kapsamında boy uzatma ameliyatı 

olmak isteyen hastaya ameliyat sonrası belirli bir boy ölçüsüne kadar geleceği taahhüt 

edilmiş ise ve bu ameliyat salt bu taahhüt ile yapılmış ise artık burada eser sözleşmesinden 

 

9 Prof. Dr. Cengiz ŞEN- Ortopedi ve Travmatolojiziyade garanti sözleşmesi ile beraber vekalet sözleşmesi hükümlerinin oluşabileceği 

değerlendirilebilir.

Taşdemir

Açık Adres Bilgileri Alanı Adres Bilgileri Adres Bilgileri Alanı Adres Bilgileri Kadıköy / İSTANBUL

Tel: 0 (216) 999 99 99     -     Gsm : 0 (532) 999 99 99     -     İnfo@tasdemir.av.tr

Taşdemir Hukuk Bürosu Copyright 2017 | Tüm Hakları Saklıdır

avukat web sitesi örnekleri

Taşdemir Hukuk Bürosu © Copyright 2021 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir

    [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
      [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
      [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]
    • [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
      [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
      [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]
    • [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
      [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
      [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]